New York Moda Haftası 2014 S/S Hazır Giyim

Cushnie Et Oches

 Dünyanın en gözde moda haftalarından bir tanesine her yıl ev sahipliği yapıyor New York. Bu sezon da Eylül'ün 4'ü ile 12'si arasında 138 marka ve tasarımcıyı ağırladı. BCBG Max Azria, Vera Wang, Calvin Klein, Anna Sui, Diesel Black Gold, DKNY gibi dünyaca ünlü markalar ilkbahar/yaz tasarımlarını sunarken sezon trendlerini de genel hatlarıyla çizmiş oldular. Her biri kendi çizgisi içerisinde son derece başarılı olmalarına rağmen, görsel olarak bize daha çok hitap eden dört koleksiyon oldu. Bu dört koleksiyonun tasarımcıları, dolayısıyla sahipleri: Biphu Mohapatra, Carolina Herrera, Cushnie Et Ochs ve Donna Karan New York... Dördü de birbirinden farklı koleksiyonlardı ve tasarımcılarının imzalarını hakkıyla taşıyorlardı. Bu yayınımızda sizleri koleksiyonların detayları hakkında bilgilendireceğiz... 

İlk olarak Biphu Mohapatra'nın Hindistan kültüründeki çiçeklerden esinlenerek oluşturduğu koleksiyona göz atalım. Baharın gelişini simgelemek adına, yerli kültürde sembol olarak görülen ağaçlar ve gösterişli çiçekler; sevgiyi temsil etmek için kırmızı, turuncu ve toz pembe renklerde kullanılmış. Koleksiyon nane yeşili, siyah, beyaz, mercan ve metalik mavi tonlarında, ipek krep ve mousselineden (ince bir tür kumaş) kalem etekler, uzun elbiseler ve pileli kokteyl elbiselerinden oluşuyor. Süet, önü açık bootieler, nude sandaletler, geometrik şekilli metalik kolye ve kemerler de koleksiyonu tamamlayıcı ögeler olarak kullanılmış. Bizim en çok beğendiğimiz tasarımlar:

İkinci sırada, yıllara meydan okuyan bir tasarımcı var. Kendisi, koleksiyonlarını her sezonda başka bir tema etrafında oluştururken kendi çizgisinden bir şey kaybetmeyerek, bizce işinin hakkını sonuna kadar veriyor. Bu isim tabi ki Carolina Herrera'dan başkası değil. Koleksiyonunda bize ilginç gelen ve aynı zamanda hoşumuza giden şey ise, seçtiği tema ve onu koleksiyonuna bu kadar gerçekçi şekilde yansıtmış olması. Kendisi   kinetik sanattan ve Venezuellalı iki artistin çalışmalarından esinlenerek optik algıyı ve hareketi yeniden keşfettiğini ifade etmiş. Bu hareketi ise kumaşları kullanarak anlatmış. Siyah-beyaz çizgili, uzun, koton eteği aynı desene sahip organze ile kaplayarak hareket esnasında modelde 3D görüntü oluşmasını sağlamış. Aynı akıcı hareketi kısa elbiselerde ince baskılarla elde etmiş. İpek kumaştan tasarlanmış uzun elbiselerde de grafik çizgilerin arasına yerleştirilmiş payet/simler yine üç boyutlu görüntünün oluşması için kullanılmış. Kullandığı aplike, patchwork ve payetlerle de koleksiyonuna imzasını atmış. Bu kadar zengin bir koleksiyonu oluşturabilmek için oldukça geniş bir yelpaze içerisinden seçmiş kullandığı renk, kumaş ve kalıpları. Koleksiyonda beyaz, fildişi, pembe somon ve leylak gibi renklerin yanı sıra; kil, koyu kahverengi, yeşil ve siyah da kullanmış. Koton ve organzeye; keten, viskoz, şifon, jorjet, krep, süet ve tropikal yün gibi farklı kumaşlar eşlik etmiş. Koleksiyon; maksi boy etekler, gömlek tipi elbiseler, akıcı etekler, kısa elbiseler ve küçük üstlerden oluşmuş. Tasarladığı t-bantlı yüksek topuklu ayakkabılar, geniş kolyeler ve örgü kemerlerle koleksiyonunu tamamlamış. Son derece farklı olan bu koleksiyonda bize en çok hitap edenler: 

Üçüncü sırada yeni sayıbilecek bir marka ve iki genç tasarımcısı var: Cushnie Et Ochs ve tasarımcıları Carlie Cushnie ile Michelle Ochs. Marka beş yıllık olmasına rağmen tasarımcılarının kendine has çizgileriyle tasarladıkları elbiseler isimlerinden sık sık bahsettiriyor. Siyah ve beyazın ağırlıklı olarak kullanıldığı koleksiyonda gri, hakî ve mora da yer verilmiş. İpek krepten asimetrik kesimli, bol askılı, derin yaka çizgili veya halter yakalı sıkı elbiselere, viskon veya jarseden oluşan dökümlü elbiseler yer yer eşlik etmiş. Koleksiyonun en çok dikkat çeken parçası ise gelenekselin dışında tasarlanmış olan beyaz, deri, motorcu ceketi. Bu ceketi alışılmışın dışında görmemizin sebebi ise kol kısımlarında kullanılan ince organze. Koleksiyonda Christian Louboutin marka siyah, deri topuklu ayakkabıların da kullanılmış olması, koleksiyona ayrı bir hava katmış. Bize en çok hitap eden parçalar ise: 

Son olarak her koleksiyonuyla gözleri üzerine çeken tasarımcılardan Donna Karan'ın Donna Karan New York için oluşturduğu koleksiyon hakkında bilgilendireceğiz sizi. Kendisi koleksiyonunu zengin Hipi esintileri içeren Santa Fe stili olarak görüyor. Bol, beyaz bluzları; düğmesiz, toprak renklerindeki şal eteklerle kombinlemiş. El ile yapılmış görüntüsüne sahip kalın baskılı, toprak ve çivit mavisi rengindeki bol kaftan tarzı üstler, etekler ve elbiseler vücudun etrafını sarmış. Aynı desene sahip diz hizasında ceketler tasarlanmış ve tasarımları belli bir kalıpta tutabilmek için kalça üstünde salaş, deri, kahverengi kemerler kullanılmış. Koleksiyonda ayrıca mavinin farklı tonlarına, yanık portakal, karamel, sienna ve griye de yer verilmiş. Koleksiyodaki akıcı, bol, şekilsiz elbiseler; önden yırtmaçlı şal etekler, bol etek ve ceketler; keten, koton, viskon, kot, deri ve organze gibi kumaşlarla oluşturulmuş.

Sallantılı küpeler, bol kayışlı sandaletler, küçük el ve omuz çantaları ile sarkık kenarlı şapkalar da koleksiyonu tamamlamış. Bize en çok hitap edenler ise: 

New York moda haftası ile ilgili sizleri bilgilendirmeye çalıştık. Bizim için yazması oldukça zevkli bir yayın oldu. Umarız sizler için de okuması zevkli olur. :)

Her zaman şık olmanız dileğiyle! 

Not: Bu yazıdaki teknik bilgiler Vogue Italia'dan tercüme edilerek kullanılmıştır. Defileler Vogue Italia'nın yorumları üzerinden yorumlanmıştır. Seçilen resimler tamamiyle bizim zevk ve tercihimiz sonucu paylaşılmış olup, yazılan diğer tüm yorum ve yazılar da yine kendi bilgi birikimimiz çerçevesinde oluşturulmuştur.